RÖPORTAJLAR

Anıl Bey, kısaca sizi tanıyarak başlayabilir miyiz?
Merhabalar, 1985 yılında Sakarya’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi Sakarya’da tamamladım. Üniversite eğitiminde de “Endüstri Ürünleri Tasarımı” bölümünü tercih ettim ve Yeditepe Üniversitesi’nde 4 yıllık lisans eğitimimi tamamladım. Üniversite döneminde İş Bankası ATM tasarımı ve T.C.D.D. Pulman yolcu koltukları gibi çeşitli projelerde çalıştım ve ürün tasarımı alanında tecrübe kazandım. İş hayatında İngilizcenin öneminden dolayı 2010-2012 yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri Kaliforniya eyaletinde “San Diego State Üniversitesi Global Kampüste” İş İngilizcesi üzerine eğitim gördüm.

Çalışkan ailesinin 1980 yılında kurmuş olduğu aile şirketinin 2. kuşak temsilcilerindenim. Aile şirketimiz olan Kromel Mak. San. Ve Tic. A.Ş.’nin satış, kalite kontrol, mühendislik ve tasarım gibi çeşitli departmanlarında görev aldım ve 2013 sonlarında Satın Alma Koordinatörü olarak görev yaptım. 2014 Nisan ayında grubun yeni yatırımı olan “Kromtech-TSS” firmasının Satış Müdürü olarak bu şirketteki görevime başladım. 2017 Ocak ayından beri şirketin Genel Müdürü olarak görevimi yürütmekteyim. TUGİK’e bağlı olan Sakarya Genç Girişimciler ve İş Adamları Derneği kurucu üyesi olup, aynı zamanda Sakarya Sanayi ve Ticaret Odası Genç Girişimciler Komitesi üyesiyim. Evli ve 2 kız çocuğu sahibiyim ve Sakarya ilinde ikamet etmekteyim.

Kurulduğu günden bugüne Kromtech firmasının hikayesinden biraz bahsedebilir misiniz?
TSS marka adı ile Kromtech Mak. San. ve Tic. A.Ş. firması, aile şirketimiz Kromel’in ve yabancı menşeili bir şirketin ortaklığı sonucunda kurulmuştur. Dünyada senelerdir süt ve süt ürünleri üreticilerinin kullandığı membran filtrasyon sistemlerini sektöre tanıtmak ve ülkemizde kullanım alanlarını genişletmek istemeleri neticesinde 2013 yılında resmi olarak kurulmuştur ve 2014 yılında Kromel’in eski fabrikası revize edilerek Kromtech için üretim üssü haline getirilmiştir. Türkiye ve dünya süt sanayisinde gelişen bir teknoloji olan ve yakın zamanda artarak devam edecek olan süt ve süt ürünlerinde membran teknikleri kullanılmasının gündem oluşturması bu ortaklığın kurulmasına vesile olmuştur. Ayrıca Kromel bünyesinde üretilmeyen ekipmanlardan bazılarının da son teknoloji ile kendi projelerine göre üretilmesi amaçlanmıştır. 2014 yılından beri aralıksız devam eden üretim faaliyetlerimiz sonucunda Türkiye’de ve dünyada birçok süt ürünleri üreten firmaya projelerimiz ile hizmet ettik ve etmeye devam ediyoruz.

Ürün gamınız ve sektöre kazandırdıklarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Firmamız günümüz gıda sanayisini gelişen teknoloji hizmetleri ile buluşturmayı amaçlamış bir firmadır. Membran filtrasyon sistemleri teknolojisinin üretimini Türkiye'de üretim faaliyetine geçirerek son yıllarda ülkemizde de popülaritesi artan ‘’Labne, Süzme Yoğurt, Quark, Mascarpone, Yağlı Krem Peynirler gibi sürülebilir fermente ürün gruplarının, Süzme Peynir gibi yumuşak peynir gruplarının’’ üretim hatlarını üretmektedir. Ayrıca süt tozu, demineralize peynir altı suyu tozu, süt ve peynir altı suyu protein konsantresi ve hatta protein içeceklerinin üretilmesi gibi birçok alternatif ile sayabileceğimiz ürünlerin işlenmesinde kullanılan membran filtrasyon sistemlerini Türkiye pazarı ile tanıştırmıştır. Türkiye’de ilk defa yerli bir üretici olarak, sektörün yurtdışından ithal ettiği Süzme Peynir üretim hattını üretmiştir. Ülkemizde geleneksel olarak bez torbalar ile üretilen Süzme Yoğurt ve Labne gibi laktoz ve sudan belli oranda arındırılmış ürünlerin otomatik üretim hatlarını üreterek sektöre teknolojik anlamda birçok faydamız oldu, diyebiliriz. Ülkemizin çağdaş, modern üretim şartlarında ürünler üretebilmesi için ve dünyadaki rakiplerine yaklaşabilmesi için faydalı bir şirket olduğumuzu düşünüyorum. Membran filtrasyon sistemlerinin yanında pastörizasyon sistemleri, süt tozu için mikser, yağ standardizasyon sistemleri, tüm ürünlerin temizlikleri için CIP sistemleri ve ısı değiştirici ürün gruplarını profesyonel kadromuz ile müşterilerimizin hizmetine sunmaktayız.

Yeni dönem yatırım projeleriniz nelerdir?
Öncelikli hedeflerimiz ithal edilen ürünleri üreterek ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmaktır. Bunun için üretim hattımızı daha profesyonel bir yapıya taşımak için gayretimiz var. Gün geçtikçe personel sayımız ve üretim kapasitemiz de artmaktadır. Organize Sanayi Bölgesi içerisinde bir yatırım planlıyoruz. Üretim kapasitemizi arttırarak daha modern bir üretim bandına kavuşmak gibi bir düşüncemiz var. Yeni yerimize geçtiğimizde çok daha hızlı büyüyebileceğimizi düşünüyoruz.

Üretim teknolojiniz ve AR-GE faaliyetleriniz nelerdir?
Kromtech ekip olarak teknolojiyi yakından takip eden ve üretim hattını basitleştirmeye çalışarak en yeni ürünleri bünyesinde kullanan bir firmadır. Tüm parçalarımız özenle hazırlanmakta ve kaliteli komponentlerle desteklenmektedir. Üretim alanımızda yeni ürünlere yer vermek için teknik ekibimizin farklı ürün çözümleri de bulunmaktadır. TÜBİTAK ve KOSGEB gibi kurumlara projelerimizi sunuyoruz. Bunun yanında bağlı olduğumuz Kromel Grup bir AR-GE merkezidir. Bizler de bu gruba bağlı olarak AR-GE merkezinin desteklerinden ve teknolojilerinden faydalanmaya ve ürünlerimizi projelendirmeye çalışıyoruz. Ayrıca sistemlerimizin performanslarını en kaliteli şekilde test ediyoruz. Tüm kaynaklarımız sertifikalı profesyonel kaynakçılar ve orbital kaynak makineleri ile desteklenmektedir. CNC torna, lazer kesim ve otomatik yaka açma gibi işçiliğimizin kalitesini arttıracak sistemler kullanıyoruz. Fabrikamızın içerisinde 350m2 alana inşa ettiğimiz bir pilot tesis inovasyon merkezimiz bulunmaktadır. Bu merkezde mandıra kondisyonunda küçük kapasite (pilot) olarak ürettiğimiz ürünlerimizi deniyor ve sektöre bilinçli bir yönlendirme yapıyoruz. Müşterilerimizin paralarını çöpe atmaması için önemli uyarılarda bulunuyoruz ve karşılıklı çözümler üretiyoruz. Tüm ürünleri kendimiz üretip test ettikten sonra müşterilerimize çözüm bulabiliyoruz. Pilot tesis içerisinde ürettiğimiz makinelerin buhar, su, elektrik testlerini gerçekleştirerek kalite kontrolünü sağlıyoruz.

Son birkaç yıl içerisinde şirketinizde yaşanan gelişmeler hakkında bilgi alabilir miyiz?
Şirketimiz daha 8 yıllık bir oluşum, ancak arkamızda 41 yıllık bir çınar var. Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “Az zamanda çok ve büyük işler yaptık!”. Bu da ekibimizin tecrübesi ve proje oluşturma ve yönetme kabiliyetinden kaynaklanıyor. Ülkemize ithal edilen süzme peynir ve süzme yoğurt gibi ürünlerin üretim hatları, süt ve peynir altı suyu tozu hatları gibi ürettiğimiz sistemler, ülke adına birer kazanımdır. Çok yakında peynir altı suyu içerisindeki proteinlerin üretime kazandırılması, protein içecekleri üretimi, salamura suyunun pastörize edilmeden bakterilerinin filtrasyon yöntemi ile ayrıştırılarak tekrar üretime kazandırılması, yenilebilir ve farmasotik laktoz üretim tesisleri ve nakliye maliyetlerinin azaltılması gibi süt sektöründe çığır açacak çevreci projelerimiz olacak. O kadar çok projemiz var ki, sadece sektör için uygun zamanı bekliyoruz. Mevlana’nın dediği gibi; “Her şey vaktini bekler. Ne gül vaktinden önce açar ne de güneş vaktinden erken doğar.” Bazen zamanı ve olması gerekenleri sizin yönlendirmeniz gerekiyor.

İhracat çalışmalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz?
Grup şirketine bağlı birçok ülkede bayiliklerimiz var. Yurtdışında çeşitli ülkeler ile yeni bayilik görüşmelerimiz oluyor. Pazar analizleri yaparak bizim için en faydalı ülkeleri ve pazarları tespit etmeye çalışıyoruz. Sektöre uygun yurtdışı fuarları takip ediyor ve ihracatımızı arttırmayı planlıyoruz. Bunun yanında profesyonel bir ihracat danışmanlık firması ile yakında bir görüşmemiz olacak. Çeşitli B2B satış platformlarında da yerimizi alacağız. Şirketimizi daha çok ihracat hedefi ile yönlendirmeye çalışıyoruz. TSE, ISO, CE, EHEDG gibi ihracatta bize katkı sağlayacak kalite ve hijyenik üretim sertifikalarını almaya ve süreçlerimizi yönetmeye çalışıyoruz.

Süt ve süt ürünleri sektörünün dünü bugünü ve geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörde kullanılan ürünleriniz ve kullanıcılarınıza sunduğunuz avantajlar nelerdir?
Geçmiş dönemlerden günümüze sektörümüzü izlediğimiz kadarı ile artan yem fiyatları, kur dengesizliği, ithal ürünlere gelen zamlar ve süt fiyatları üreticiyi fazlası ile üzmekte ve bu da son kullanıcıya yansımaktadır. Bu oranların her sene artarak devam eden bir ivmeye sahip olması hoş değil. Aslına bakarsanız, süt ve süt ürünleri sektörünü tartışmamız için hikâyenin başladığı yere kadar inmek gerekiyor. Bu da suyundan, toprağından, iklimine kadar derin bir konu. Bu konu ekin eken çiftçisinden yem üreticisine, süt üreticisinden süt ürünleri üreticisine kadar komple bir analiz gerektirir. Süt sektöründe her üretici birbirine hizmet ederken aradaki kazanç farkı kapanmalı, denetlenmeli ve kazancın belli bir oranı olmalıdır. Tarım ve üretim alanında reform sayılabilecek hamleler gerekmektedir. Eminim iyi yönetilen politikalarla ve kooperatiflerle bu mümkün olur. Yurtdışında örneklerini gördüğümüz gibi makine üreticisi ve süt ürünleri üreticileri birlik olur ve aynı amaca hizmet ederse herkes birbirini geliştirir ve teknolojik anlamda çok daha ileri giden bir sektör oluruz. Süt ve süt ürünleri ekipmanları üretiminde yurtdışındaki makine üreticileri ile aradaki farkı kapattık. Bu nedenle makine sektörü bizler gibi üreticiler sayesinde çok hızlı ilerliyor, diyebiliriz. Bizler sektör içerisinde çevreci ve geri dönüşümü olan politikalar izleyerek üretim yapmaya çalışıyoruz. Örneğin, peynir altı suyu içerisinde kalan proteinleri, peynir gibi ürünlere geri katarak maliyetleri düşürme çalışmalarımız var. Sütü ve peynir altı suyunu konsantre ederek nakliye maliyetini %30 oranında düşürme çalışmalarımız var. Üretime giren sütü %30 oranında konsantre ederek enerji, personel ve kültür-maya maliyetlerini düşürme üzerine çalışmalarımız var. Lor üretiminde tank sayılarını azaltıp enerji sarfiyatlarını düşürüyoruz. CIP sistemlerinde enerji ve kimyasal tüketimini %40 oranında azaltan sistemlerimiz var. Daha birçok alanda çevreci sistemler üretiyoruz. Ürettiğimiz ürünler ve çözümler geleneksel yöntemlere kıyasla hem üreticiye katkı sağlıyor hem de çevreye katkı sağlıyor.

Pandemide sektör ve firmanızın konumu hakkında neler söylemek istersiniz? Süreci nasıl geçirdiniz?
Pandemi sürecinde sadece ilk yaşanan şokla beraber bizler de 2-3 hafta bir durgunluk geçirdik. Seyahatlerimiz, toplantılarımız iptal oldu. Sonrasında insanların evlerde tüketimi arttırması ve marketlere akın etmesi ile birlikte sektörde kapasite artırımı amaçlı yatırımlar oldu. Biz o boşlukta biraz AR-GE çalışmalarına ağırlık verdik ve milli üretime katkı sağlamak amaçlı kendi bünyemizde projeler yaptık. Ardından çeşitli yurtiçi ve yurtdışı talepleri oldu ve süreci en az hasarla atlattık. Kendi kendisini belli oranda finanse edemeyen ve nitelikli ürünler üretmeyen firmalar büyük problemler yaşamıştır. Gerçekten tüm insanlık adına zor bir süreçti. Pandemi süreci hala devam ediyor, ancak yurtiçi ve yurtdışı seyahatlerimiz ve fuarların açılması tüm sektörlere can suyu verdi, diyebiliriz. En kısa zamanda tüm dünyanın bu belayı atlatmasını diliyorum.

Sektörde yaşanan sorunlar ve sizin bu sorunlara getirdiğiniz çözüm önerileri nelerdir?
Bu soruya istinaden bir örnek vermek gerekirse, süt ürünleri üreticilerinde standart ürünü yakalamak zordur. Operatöre bırakılan her işte sapmalar ve kalite problemleri yaşanabilir. Bizler ürettiğimiz ürünlerde otomasyon ile hizmet edebilen otomatik ve standardize edilmiş hatları öneriyoruz. Firmaya işi sisteme bırakıp sadece kontrol etmek kalıyor. Süt içerisindeki kremayı standardize edebiliyoruz. Sütü standardize edebiliyoruz. Bunun yanında üretim alanında gözle göremediğimiz protein ve yağ gibi en değerli bileşenlerin ürün içerisinde kalması için membran filtrasyon çözümleri sunuyoruz. El değmeden peynir ve yoğurt türevleri üretim sistemleri kuruyoruz. Gözle görünmeyen kaçaklar kapasiteye bağlı olarak tüm yılı hesaba kattığımızda belki bir makine parası edebiliyor. Bizler geleneksel yöntemle üretilen peynirleri membran filtrasyon sistemleri ile buluşturup geri dönüşüm sağlıyor, maliyet düşürme çalışmaları yaparak, çevreci çözümler sunuyoruz ve bu amaçla müşterilerimizin her zaman yanındayız.

2022 yılı hedefleriniz nelerdir?
2022 yılında ihracat odaklı bir hedefe kilitlenerek hareket edeceğiz. Bu ülkenin üretip yurtdışına ürün ihraç etmeye ihtiyacı var. Şirketimizin dünyanın her köşesinde bilinmesi devam edene kadar markalaşma sürecimiz ve ihracat isteğimiz bitmeyecek. Bu sebeple 2022 hedeflerimize bağlı olarak Güney Amerika ülkelerine bu sene daha çok ağırlık vermek istiyoruz. Bunun haricinde, kendi içimizde standart üretimin temellerinden olan SAP sistemini firmamızda hayata geçirmeye çalışıyoruz. Umarım bu sene son aşamasına gelip, üretimden satışa kadar tüm süreçleri tamamlayacağız.

Vermiş olduğunuz bilgiler için çok teşekkür ediyoruz.

RÖPORTAJLAR

DİĞER RÖPORTAJLAR