RÖPORTAJLAR

Merhaba Osman Bey, bize biraz firmanızdan bahseder misiniz? 2020’yi geride bıraktığımız bugünlerde sizce firmanızı 2021 yılında neler bekliyor?
Optimak STU, robotik otomasyon ve A’dan Z’ye hat sonu çözümleri ile artık herkesin bildiği güvendiği bir marka durumunda. 2021 yılında da her daim kendimizi ileriye götürme azmi ile yine kendimizle yarış halindeyiz. Özellikle 2020’nin ortası itibari ile kendimizi yenileme, daha iyisi için değişme sürecine girdik. Hedefimizden asla şaşmayacağımızı ve en iyi olma yolundaki mücadelemizi bize her gün hatırlatan yeni logomuzla karşınıza çıktık. 60 bin m2 açık alan üzerine 12 bin m2 üretim ve 1.500 m2 kapalı ofis alanı ile yeni fabrikamıza taşındık. Bu açıkçası bir zorunluluk sonucu ortaya çıkan bir durum oldu. Yeni yerleşkemizde aynı anda 10 projenin üretimi ve kurulumunu sahamızda yapma gücüne sahip olduk. Birlikte çalıştığımız birçok firmanın aşina olduğu üzere, üretmiş olduğumuz hatları kendi fabrikamızda çalışır hale getirip, denemelerini yapmakta ve müşterilerimizin onayı sonrasında sevkiyatlarımızı gerçekleştirmekteyiz. 


Şirketinizin hızlı bir büyümesi söz konusu, bu büyümede ihracatınızın payı nedir?
2018 yılında almış olduğumuz yönetim kurulu kararı ile stratejik 2023 yılı hedeflerimizi belirledik, son üç yılda; her yıl bir önceki yıla göre ciro, çalışan sayısı ve teslim edilen yeni projeler bağlamında %100 oranında büyümeyi başardık. Bizler biliyoruz ki, sadece yerli üretim ile yurtdışı menşeili ürünlerin ülkemize girişini azaltarak ülkemize yeterli katkıyı sağlayamayız. Bu nedenle ürettiğimiz makine ve sistemleri bütün dünyaya satmak ve her sattığımız sistem ile de gururla Türk makinesinin ve üreticisinin kalitesini tekrar tekrar kanıtlamanın peşindeyiz. Büyük hayallerimizin daha ilk adımlarını attığımızı düşündüğümüz uluslararası çalışmalarımız bu yıl elde ettiğimiz %25’lik ihracat/ciro oranı ile meyvelerini vermeye başladı. İhracatımızın devamlılığını sağlamak için 3 ayrı kıtada (Avrupa, Asya ve Afrika) showroom ve bölge ofisleri kurulması konusunda çalışmalarımızın sonuna gelmek üzereyiz. İhracat hedefimiz, yıllar itibariyle toplam ciromuzu 2021 yılı için %40, 2022 için %55 ve 2023 itibari ile %70 seviyelerine taşımaktır. 


Covid-19 salgınının etkileri yüzünden herhangi bir problemle karşılaştınız mı? Eğer karşılaştıysanız bu sorunlara karşı nasıl önlemler aldınız?
2020 yılı, Covid-19 salgını ile birlikte hepimiz için büyük bir sınav oldu. Özellikle yurtdışına yapılan satışlar sonrası kurulum konusunda yaşanılan problemler, diğer tüm makineciler gibi bizleri de zorladı ve yeni önlemler almaya, yeni yollar bulmaya sevketti. Çok şükür ki; Optimak STU olarak 2020 yılı boyunca üretimimize ve müşterilerimize sağladığımız desteğimize hiç ara vermeden devam edebildik. Günümüzde yeni normal olarak tanımlanan koşulların kaçınılmaz bir sonucu olarak gördüğümüz “Artırılmış Gerçeklik”, uzak bağlantı teknolojilerini şirketimize hızlı bir şekilde entegre ederek komplike hat kurulumlarını ve devreye alma işlemlerini bölgedeki partnerlerimizin yardımı ile alnımızın akıyla tamamladık ve tamamlamaya da devam ediyoruz. 


Artırılmış gerçeklik teknolojisini kullandığınızı belirttiniz. Bu uygulamaların geleceğini nasıl görüyorsunuz? 
Artırılmış gerçeklik iki yıl önceye kadar geleceğin teknolojisi olarak düşünülürken, günümüz yeni normalinde vazgeçilmez bir teknoloji haline geldi. Artık hayatımızın her alanına biz istesek de istemesek de girmeye başladı. Şu an kullandığımız artırılmış gerçeklikle uzaktan kurulum ve servis desteği teknolojisini yurt içinde de kullanmaya başladık. Bu şekilde anında servis hizmetini saatlerle kıyaslanan bir olgu olmaktan çıkarıp dakikalar ile değerlendirilebilir bir hale getireceğiz. Müşterilerimiz için bunun nasıl bir etki yarattığını kendi deneyimlerimizle biliyoruz. 


“Biz sadece anahtar teslimi proje değil, anahtar teslimi fabrika kuruyoruz” diye bir söyleminiz var. Bunu biraz açabilir misiniz? 
Müşterilerimizden gelen istek doğrultusunda, bu şekilde bir komple çözüm uzmanlığı yoluna girdik. Kendileri bizim gibi güvendikleri, inandıkları bir firmanın komple hat kurmasını doğal olarak tercih ediyorlar. Her hat için başka bir firma ve teknik ekiple görüşmektense, projelerini tek tek anlatmaktansa tüm sorumluluğu bize devredip, çözüm ortaklılığının avantajını yaşıyorlar. Müşterilerimizin gözünden bakıldığında tüm hattın sorumluluğunun ana yüklenici olarak sadece bir şirkette olması, güven ve hesap verilebilirlik açısından da oldukça büyük bir kolaylık sağlıyor. Şöyle düşünün; komple bir hat kurulumu için 10 farklı üretici ile teker teker pazarlık edip uğraşmanız gerekiyor. Bu durum para, zaman kaybı ve birbiri içerisinde tam olarak uyumlu çalışmayan makineler ile sonuçlanabiliyor. Birçok şirket, hattın genelini etkileyecek bir sorun ortaya çıktığında; “O problem bizim makinemizden değil önce “X” firması kendi makinesini düzeltsin bizim bir hatamız yok” gibi bahaneler ile karşılaşmışlardır. Bu nedenle proje planlamasının “tek elden” çıkmasını sağlamak zorunda kalan, kendi şirketleri içerisinde sistem mühendisliği yapan, hatta bazı durumlarda sadece bu iş için özel bir bölüm oluşturmak durumunda kalan şirketler var.  Biz bu gerekliliği ortadan kaldırıp A’dan Z’ye bizim sorumluluğumuzda olan ve baştan sona düzgün çalışan hatlarımız ile müşterilerimize hizmet ediyoruz. 


Bu şekilde hat kurulumu üzerinde çalıştığınız bir örnek verebilir misiniz?
OPET firması için şu anda üretimini gerçekleştirdiğimiz AdBlue dolum ve paletleme hattı Optimak STU’nun sektörün önde gelen firmaları ile birlikte çalıştığının önemli göstergelerinden biridir. Herkes bilmelidir ki; Optimak STU sadece bir “robot entegratörü” değil, AR-GE merkezinde kendi geliştirdiği makineleri üretip, aynı zamanda sektörün en önde gelen paydaşlarıyla ortak iş yürütebilme becerisi sayesinde tam anlamıyla bir “fabrika entegratörü” olmayı başarmıştır. 


AR-GE projelerinizden aldığınız güçten sıkça bahsettiniz. Biraz daha açabilir misiniz?
Öncelikle, 2019’dan beri araştırma-geliştirme faaliyetleri süren AGV projemizin prototipini fabrikamızda kullanmaya başladık. 2021’in ortasında son ürün olarak karşınıza çıkarmaya hazırlandığımızı mutlulukla söyleyebilirim. Prototip üretimimizin son safhasındaki “Ring Streç Sarma” makinemizi, testleri tamamlandıktan sonra bu yıl içerisinde üreticilerimizin kullanımına sunacağız. 


Vermiş olduğunuz bilgiler için çok teşekkür ederiz.

DİĞER RÖPORTAJLAR