>> Aslı Kocakuşakoğlu Doğru / Ar-Ge Müdürü (Süt ve Süt Ürünleri)

Kahve hem iyi bir uyaran olması hem de sevdiklerimizle geçireceğimiz keyifli bir zamanın parçası olarak görülmesi nedeniyle tüketimi açısından hayatımızda önemli bir konumlandırmaya sahiptir. Aynı zamanda kahvenin uyarıcı gücünün ferahlık hissi ile birleşmesi, özellikle yaz aylarında tüketiciler için tercih sebebini artırmaktadır. Özellikle gençler arasında kahve, farklı aromalar ve lezzet profilleri ile yeni tatları denemeye heveslendiren bir içecektir. Üretici firmalar yurt içinde ve yurt dışında tüketici beklentilerini karşılayacak ve onlarda yeni heyecan uyandıracak yenilikçi lezzetleri ile kategoriyi zenginleştirmektedir.

Kahvenin meyvelerle kombinlendiği aromalar revaçta
Karamel, vanilya, çikolata, fındık ve kurabiye gibi tatlar bu kategoriye olan ilgiyi arttıran lezzetler arasındadır. Üretici firmalar bu tatlar ile birlikte daha farklı tatları da kahve ile kombinleyerek kitlelerin beğenisine sunmaktadırlar. En ilgi çekici ve merak uyandıran tat alternatifleri arasında kahve lezzetinin meyveler ile kombinlendiği yenilikçi çalışmalar yer almaktadır.

Sabah kahvaltısında kahve ya da portakal suyu içmek bazen arada kalınan bir durumdur. Kahve uyarıcı etkisi ile tercih edilirken, portakal suyu ise daha çok sağlık kaygısı ile öne çıkar. Algımızda pozitif etkiye sahip bu iki ürün, kombinlendiğinde farklı bir ürün olarak karşımıza çıkmaktadır. Yine aynı şekilde keyifle tükettiğimiz çilek, karadut, vişne ve kırmızı meyveler kahve ile güçlü bir uyum göstermektedir. Bununla birlikte lime, ekşi elma, greyfurt gibi buruk ve ekşi tatlar da kahve ile birleştiğinde tüketici için farklı bir deneyim sunmaktadır.

Covid-19’un hayatımıza girmesi ile tüketiciler daha maceracı tercihlere yönelmektedir. Bu doğrultuda, kahvenin sevilen çikolata ve şekerleme markalarına ait tatlar ile zenginleştirildiği ürünler, alışılmışın dışında bir lezzet profili sunmaktadır. İlave olarak tiramisu, elmalı pay, krem karamel gibi sevilen tatların da dahil edilmesi kategoriyi daha renkli hale getirmektedir.

Fonksiyonel ve bitki bazlı ürünler bu kategoride de öne çıkıyor
Tüketicilerin satın aldıkları üründen birden fazla fayda beklentisi, bu kategoride de fonksiyonel ürünlere yönelimi artırmıştır. Bağışıklığı destekleyen ve bu algıya sahip girdilerin yer aldığı formülasyonlar, proteini artırılmış, vitamin ve minerallerle desteklenmiş ürünler, şekeri azaltılmış ya da ilave şeker içermeyen alternatifler kategoriye olan ilgiyi artırmaktadır.

Vegan ürünlere yönelen ya da inek sütünü laktoz içeriği nedeniyle tercih etmeyenler için bitki bazlı kahveler önemli bir tüketim alternatifi haline gelmektedir. Bitkisel ürünlerin sürdürülebilirlik üzerindeki önemli etkisi de bu ürünlerin tüketimine yönelmede güçlü bir algı ve farkındalık oluşturmaktadır. Bitki bazlı kahvelerde en çok tercih edilen bitkisel kaynaklar badem ve yulaftır. Hem tek başlarına kahve ile uyumu hem de meyveler ve çikolata, karamel, vanilya gibi kombinler ile birlikte yakaladığı lezzet profili, bu grupta öne çıkan tatlar arasındadır.

Aromsa olarak diğer kategorilerde olduğu gibi kahve grubunda da trendleri yakından takip ediyoruz. Meyve tozlarımızla da desteklediğimiz ürünler ile “meyveli“ içerikler geliştiyoruz. Kahve ekstraklarımızı kullandığımız ürünlerimiz ile zengin tat profilleri sağlıyoruz. Aynı zamanda, bitki bazlı ürün çözümleri sunuyor ve bu grupta da çalıştığımız birbirinden farklı lezzet profillerini iş ortaklarımız ile paylaşıyoruz.

Pilot üniterimizde son ürüne yakın numuneler hazırlıyor, üretim prosesleri ve reçeteler geliştiriyoruz. Yeni bir ürünün, tüketiciye ulaşmadaki yolcuğunun bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.