RÖPORTAJLAR

 

Firmanızdan kısaca bahseder misiniz?
Temelleri 2015 yılında atılan GCA, Gürok Grubun yaklaşık 30 yıldır sofra camı üretiminden edindiği birikim ve deneyimini cam ambalaj sektöründe de yenilikçi bir yaklaşımla devam ettiriyor. Sadece ülkemizde değil, dünya çapında da önemli başarılara imza atan firmamız, uluslararası arenada cam ambalaj sektöründe öncelikli tercih edilen oyunculardan biri olma yolunda hızla ilerliyor. GCA olarak, Ar-Ge alanında gerçekleştirdiğimiz etkin ve sürdürülebilir çalışmalarla ülkemizdeki cam ambalaj sektörünü ileriye taşıyacak projeleri başarıyla yürütüyoruz. Her aşamasında en son teknolojinin kullanıldığı fabrikalarımızda, tüm üretim prosesleri otomasyon sistemi ile yürütülüyor. Hem camın kimyasal boyutunda hem de teknoloji geliştirme konusunda çeşitli Ar-Ge çalışmaları yürüterek, dünyada cam alanında öncü çalışmalarıyla ön plana çıkan üniversitelerle her yıl farklı projeler geliştiriyoruz. Sektördeki dijital trendleri yakalayan bir marka olma vizyonuyla yatırımlarımıza devam ediyoruz. 


Cam ambalaj malzemelerine tüketiciler nezdinde nasıl bir bakış var öğrenebilir miyiz?
Cam, ambalaj malzemeleri içinde tüketiciler nezdinde sağlıklı bir malzeme ve çevre de dikkate alındığında en güvenli ambalaj malzemelerinden birisi olarak her zaman öne çıkıyor. Avrupa Cam Ambalaj Üreticileri Federasyonu nezdinde Türkiye’de ve diğer 12 Avrupa ülkesinde birden bu konuda yaptırdığımız tüketici araştırmasının sonuçlarına göre, Avrupa’da her 10 tüketiciden 6'sı gıda israfını azaltmayı, geri dönüşümü ve fiziksel ve zihinsel sağlığı korumayı günlük yaşamlarında en önemli üç sürdürülebilirlik unsuru olarak görüyor. Tüketicilerin üçte birinden fazlası, cam ambalajı sağlığı daha iyi koruduğu ve ürünleri daha uzun süre güvenli tuttuğu için öncelikli olarak tercih ettiğini belirtiyor. Her 10 Avrupalıdan 7'si geri dönüştürülmüş camın, yiyecek ve içecekleri korumaya devam edeceğine inanıyor. Bu nedenle cam, tüketiciler tarafından insanları ve gezegeni koruyan en iyi malzeme olarak görülüyor. Camın raftaki dayanıklı nitelikleri, insanların en sevdikleri ürünleri daha uzun süre koruyarak gıda atıklarını da azaltmalarına olanak tanıyor. Avrupa Cam Ambalaj Üreticileri Federasyonu tarafından yapılan bu araştırmaya katılanların yüzde 65'i bir ürünün cam ambalajda olması halinde kalitesini daha güvenilir bulduklarını belirtiyor. Bu bulgular tüketicilerin cam ambalajı sağlıklı, geniş çapta geri dönüştürülebilir bir günlük ambalaj malzemesi olarak giderek daha fazla benimsediklerini kanıtlıyor. Üç yıl öncesine göre cam ambalajlı ürün kullanımını artıran kişilerin oranı Avrupa’da %28 iken, Türkiye’de %49. Avrupa’da alışverişçilerin %79’u camı geleceğin materyali olarak görürken, bu oran Türkiye’de %94 seviyesinde. Türkiye’de kişi başına düşen cam ambalaj tüketim oranı henüz 100 adetler seviyesindeyken Kuzey Amerika’da 130, Batı Avrupa’da ise 230 civarında. Avrupa’da tüketiciler, markaların sürdürülebilirlik konusundaki ilerlemelerini ambalajlarında açıkça belirtmelerini isterken, maalesef bu sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm bilinci ülkemizde bu kadar gelişmiş bir noktada değil. Bu durumu GCA olarak bizim de sürdürdüğümüz geri dönüşüm projeleri ile daha olumlu bir seviyeye ulaştıracağımızı düşünüyoruz.

 


Dijital dönüşümün cam sektörüne yansımasından ve başarılı uygulamalarınızdan bahseder misiniz?
Her sektör gibi, cam üretim sektörü de endüstri 4.0 ile beraber dijitalleşmenin etkilerini olumlu yönde hissediyor. Bu kapsamda sıfır hatalı, 7/24 kesintisiz, hızlı, güvenilir çalışan, otonom sistemler ve hizmetler üretmek, dijital vizyonumuzun temelini oluşturuyor. Sektöre teknolojik olarak öncülük edecek bilinç düzeyine ulaşmak ve şirketimize taşıdığımız teknoloji kuramları ile şirket içerisinde yeni ufuklar açmak, dijitalleşme hedeflerimizin başında geliyor. Hızlı, esnek iş süreçlerimiz ve dinamik bir kadromuz olduğu için, GCA’daki süreçlerin birçoğu hali hazırda dijital ortamda yürütülüyor. ERP, BI (Business Intelligence), MES (Manufacturing Execution Systems), CRM uygulamalarımız ve çalışan deneyimini artıracak İş Birliği uygulamalarımız mevcut. Özellikle bu yıl yürüttüğümüz çalışmalarla detaylı bir Dijital Dönüşüm Yol Haritası oluşturduk. Sektörde öncü niteliğinde sayılacak yeni dijital projelerimizle bu dijitalleşme serüvenini sürdürüyoruz. Yakın zamanda devreye giren, paydaş deneyimimizi bir üst seviyeye taşımayı hedeflediğimiz Sevkiyat Randevu Sistemi projemiz de buna bir örnek niteliğinde. Özellikle engelli ve yaşlı bireyler başta olmak üzere tüm kullanıcılarına eşit, erişilebilir ve profesyonel bir hizmet sağlamak için projeler geliştiren GCA olarak, bu kapsamdaki girişimlerimizin önemli bir parçası olan “erişilebilir web sitesi” çalışmasını da tamamladık. GCA olarak, dijital dönüşümden alabileceğimiz değeri sadece üretim sahasıyla kısıtlamıyoruz. Sevkiyat projeleri ile sevkiyat süreçlerimizi daha fazla dijitalleştiriyoruz. Mevcut durumda en modern müşteri deneyim takibi araçlarını kullanarak iş ortaklarımızla operasyonlarımızı verimli kılıyoruz. En ileri teknoloji CRM sistemimizi her yıl daha da efektif hale getirecek projeler gerçekleştiriyoruz. Kısacası dijital dönüşümü üretimin ilk adımından, ürünlerimiz teslim edilene kadar iş ortaklarımıza daha fazla değer katabilmek adına uçtan uca kucaklıyor; artan ivmede süreçlerimize entegre ediyoruz. 


EKOMAT Projesi Türkiye'de bir ilk olarak tanımlanıyor. Hangi yönüyle ilk olduğundan bahseder misiniz? 
Proje ile geri dönüşüm bilincinin oluşturulması ve zorunlu depozito uygulamasının yanı sıra, atık yönetim kurgusu için sayısal veri toplanması hedefleniyor. Ayrıca tüketiciler, biriktirdikleri puanları yine uygulama üzerinden; Migros hediye çeki, A101 hediye çeki, Razer mobil oyun ve Trendyol internet alışveriş kodlarına harcayarak, aile bütçelerine destek oluyor. Öte yandan projede elde edilen ambalaj atıkları da hammadde olarak üretim döngüsüne kazandırılarak ekonomiye geri dönmesi sağlanıyor. Proje uçtan uca geri dönüşümün tüm basamaklarını içerdiği ve bu geniş çapta sistemsel (uçtan uça entegre atık yönetim sistemi hizmeti) bir uygulama olduğu için bir ilk olma özelliğini taşıyor. Geri dönüşümün dijital dönüşümü olması sebebiyle de Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan projemiz, atıkların tekrar kaynağına aktarılması sürecindeki her adımı daha verimli kılmaya yönelik entegre sistemiyle fark yaratıyor.


EKOMAT Projesi ile birlikte GCA’nın sürdürülebilirlik çalışmalarına dair bilgi alabilir miyiz?
GCA olarak, endüstriyel üretim ve verimlilik açısından geri dönüşümün büyük önem taşıdığına inanıyor, üretim anlayışımızda da buna göre aksiyon alıyoruz. Suyu tamamen kapalı çevrimle kullanıyoruz ve bu sayede geri dönüşüm sağlıyoruz. Geri dönüşüm sadece sürdürülebilirlik açısından değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da büyük bir öneme sahip. Bu nedenle her yönüyle çevreyi koruyan, halkın sürdürülebilirlik konusunda bilinçlenmesi ve geri dönüşümü günlük hayatının bir parçası olarak uygulamasını hedefleyen EKOMAT Projesi’nin hayata geçirilmesinde aktif rol aldık. Cam, plastik ve metal içecek ambalajlarının depozito iade makineleri ile yüzde 100 geri dönüşümünü sağlamak amacıyla iş ortaklarımızla birlikte gerçekleştirdiğimiz projemiz kapsamında Yalova’nın 15 farklı noktasına 343 adet EKOMAT depozito iade cihazı konumlandırdık. Vatandaşların cam, metal ve plastikleri geri dönüşüme kazandırarak mobil uygulama üzerinden para değerinde puanlar kazandığı proje; hem ekonomiye katkı sağlıyor hem de karbon ayak izinin azaltılmasına destek oluyor. Ambalaj malzemelerini geri dönüşüme kazandırmak üzere tüketicide bilinci artırmayı hedefleyen EKOMAT projemizle örnek model oluşturduk. Bu yıl 2. yılına giren bu çalışmayı sadece cam için yapmıyoruz. Aynı zamanda plastik ve metal ambalajları da geri dönüştürecek cihazlar koyduk. Yerel yazılımı sayesinde verileri anında izleyebilme özelliğiyle “geri dönüşümün dijital dönüşümü” niteliğindeki bu projemizdeki amacımız, ülkemize ambalajın geri dönüşüm kültürünü kazandırmak.


Bir diğer çalışmamız olan, Türkiye'nin önde gelen kuruluşlarından ÇEVKO Vakfı ortaklığıyla hayata geçirdiğimiz “GCA Geri Dönüşüm Dedektifleri İlkokul Eğitim Projesi” Kütahya Ağaçköy İlkokulu’nda 3. 4. 5. ve 6. sınıflara uygulanmaya başlandı. Öğrencileri küçük yaştan çevre ve ambalaj atıkları konusunda bilinçlendirmeyi hedefleyen projemizde yüz yüze eğitimler verdik. Firmamızın bir parçası olduğu, eğitime ve çevreye katkısıyla öne çıkan Gürok Grup ise geçtiğimiz Ocak ayında Türk Eğitim Vakfı (TEV) ile Rıza Güral Gelecek İçin Önce Eğitim Burs Fonu’nu hayata geçirdi. Fon kapsamında, ilk etapta Kütahya ve Antalya'da eğitim gören 34 öğrenciye karşılıksız burs desteği sağlanıyor. Gürok Grup bünyesinde doğayı ve doğal kaynakları temiz tutma bilinciyle hareket eden bizler de geleceğimiz olan kıymetli çocuklarımıza daha yaşanabilir bir dünya bırakmak adına sorumluluk almaya devam ediyoruz. Çevreyi ve insanı her zaman ön planda tutarak gerçekleştirdiğimiz cam ambalaj üretimimizle doğamızı korumak için mücadele ediyoruz.


Geleceğin ambalajları sizce nasıl olacak? GCA’yı geleceğe nasıl taşıyacaksınız? 
Cam inovasyona çok açık özel bir malzeme. Bütün dünyada üniversitelerde ve araştırma kurumlarında camla ilgili araştırmalar yapılıyor. Camın daha hafif ve daha dayanıklı hâle getirilmesi hedefleniyor. Farklı inovatif özellikler cama eklenebilir. Cam, gelişen ve tercih edilen bir ürün. Ergitme konusunda da kullanımdaki bariyerleri aşma anlamında da inovasyona çok açık. Hem enerji kullanımını sürdürülebilir hâle getirebilir hem de camın kullanımını kolaylaştırabiliriz. Biz de hem ülkemizde hem de globalde söz sahibi önemli üniversitelerle farklı Ar-Ge projeleri yürütüyoruz. Ayrıca kendi teknolojimizi geliştirmek için mühendislerimizle çeşitli projeler gerçekleştiriyoruz. İş ortaklarımızla birlikte çalıştığımız özel projelerimiz de var.


Son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir?
GCA olarak sektörümüzdeki dijital trendleri yakalayan bir marka olma vizyonumuzla yatırımlarımıza devam ediyoruz ve üretim pazar payı oranımızı sektör ortalamalarının üzerine çıkartmayı hedefliyoruz. İhracatın toplam işimiz içindeki oranını artırarak ülkemize ciddi bir katkı sağlamayı planlıyoruz. Ayrıca 2023 bizim için dijital dönüşümü işimizin merkezine aldığımız çok özel bir yıl. Yapay zeka algoritmaları ile desteklenmiş görüntü işleme sistemlerini ve üst düzey otomasyon yazılımlarını bir araya getirdiğimiz akıllı üretim teknolojilerini kendi bünyemizde geliştirerek hayata geçiriyoruz. Bununla da yetinmeyip müşterilerimize daha iyi deneyimler yaşatmak üzere yakın dönemde sevkiyat randevu sistemimizi, engelsiz web sitemizi hayata geçirdik. Çünkü teknolojinin hızla ilerlemesiyle birlikte, müşterilerin beklentileri de değişiyor. Artık müşteriler, ürün veya hizmet satın alırken sadece kaliteli bir ürün veya hizmet değil, aynı zamanda iyi bir müşteri deneyimi de bekliyorlar. Bu noktada dijital çözümler, müşteri memnuniyetini artırmak için önemli bir araç haline geldi. Biz de GCA olarak, iş ortaklarımıza kattığımız değeri artırmak için dijitalleşmeden yararlanıyoruz.


Öte yandan, 2023 yılında da yurt içi, yurt dışı piyasalara gıda ve içecek ve özellikle premium cam şişe kategorilerinde dünya standartlarında cam şişe ve kavanoz üretmeye devam edeceğiz. Önümüzdeki sene özellikle global piyasalardaki premium cam şişe projelerimizi ve dolayısıyla premium cam şişe ürünlerinin toplam üretimimiz içindeki oranını artırmayı temenni ediyoruz. İnovatif tasarımlarımızı 11-14 Ekim’de İstanbul’da 28. Uluslararası Avrasya Ambalaj Endüstrisi Fuarı ve 2-4 Ekim’de Monako’da LUXE PACK Monako 2023 Fuarı’nda sergileyeceğiz. Böylece iş ortaklarımızla farklı lokasyonlarda bir araya gelerek ihracatın toplam işimiz içindeki payını da daha yükseklere çıkarmaya gayret göstereceğiz. 


Keyifli sohbetiniz için çok teşekkür ederiz.

DİĞER RÖPORTAJLAR